Yakın bir gelecekteki senin ziyaretini gerçekten dört gözle bekliyorum.
- I really look forward to your visit in the near future.
Yakın gelecekte, AIDS'e son verebileceğiz.
- In the near future, we will be able to put an end to AIDS.
Kimse gelecekte ne olacağını söyleyemez.
- No one can tell what'll happen in the future.
Gelecekte bir pilot olmak istiyorum.
- I want to be a pilot in the future.
Yakın gelecekte bir enerji krizi olacak.
- There will be an energy crisis in the near future.
Yakın gelecekte büyük bir deprem olacağı söyleniyor.
- It is said that there will be a big earthquake in the near future.