Futbol, dünyada en çok bilinen spordur.
- Football is the most known sport in the world.
Kendime en çok ihtiyacım olduğunda neredeydim?
- Where was I when I needed myself most?
Çoğu Japon, suyu musluktan içer.
- Most Japanese drink water from the tap.
Çok sayıda misafir vardı-onlardan çoğu bizim öğretmenin sınıf arkadaşları ve arkadaşlarıydı.
- There were many guests - most of them were our teacher's classmates and friends.
Bu adadaki pek çok yılan zararsızdır.
- Most snakes on this island are harmless.
O süpermarkete giderseniz, günlük hayatta kullandığınız pek çok şeyi satın alabilirsiniz.
- If you go to that supermarket, you can buy most things you use in your daily life.
Birçoğu okuyamıyordu ya da yazamıyordu.
- Most were unable to read or write.
Futbol, dünyada en çok bilinen spordur.
- Football is the most known sport in the world.
Hiç şüphe yok ki İngilizce dünyada en çok konuşulan dildir.
- It isn't a surprise that English is the world's most spoken language.
Bugün pek çok okul kapalı.
- Most schools are closed today.
Uzaktan bakıldığında pek çok şey hoş görünecektir.
- If you look from afar, most things will look nice.
Çoğu takımyıldızı adlarını verdikleri yaratıklara ve karakterlere benzemez.
- Most constellations don't really resemble the creatures or characters they are named after.
O, son derece nazik bir komşudur.
- She is a most gracious neighbor.
En fazla 20 dolar ödeyecek.
- He will pay 20 dollars at most.
Onun en fazla 100 doları var.
- He has at most 100 dollars.
The most I can offer for the house is $150,000.
This is a most unusual specimen.
Most want the best for their children.
The majority of them are decent people.
- Most of them are decent people.
... lronically, grass seeds become the most important food crops ...
... most people practiced small scale subsistence agriculture, ...