the meat from a cow, bull or other bovine

listen to the pronunciation of the meat from a cow, bull or other bovine
الإنجليزية - التركية

تعريف the meat from a cow, bull or other bovine في الإنجليزية التركية القاموس.

beef
dırlanmak
beef
sığır eti

Tom biraz bozulmuş sığır eti yediği için öldü. - Tom died because he had eaten some contaminated beef.

Tom sığır eti sevmez. - Tom doesn't like beef.

beef
{i} et
beef
mızırdanmak
beef
(Argo) çatışma
beef
şikayet

Tom'la ilgili şikayetim yok. - I have no beef with Tom.

beef
{f} sızlanmak
beef
{i} yakınma
beef
(isim) et, sığır eti, adale, kas gücü, kuvvet; şikâyet, sızlanma, yakınma
beef
beef tea sığır eti suyu
beef
{i} sızlanma
beef
sığır eti,v.şikayet et: n.sığır eti
beef
{i} (çoğ. beeves) sığır
beef
{i} şikâyet

Tom'la ilgili şikayetim yok. - I have no beef with Tom.

beef
{i} kas gücü
beef
ağlrlık
beef
dırdır et
beef
adale kuvveti
beef
(fiil) şıkâyet etmek, sızlanmak, yakınmak
الإنجليزية - الإنجليزية
beef
the meat from a cow, bull or other bovine
المفضلات