الإنجليزية - التركية
تعريف the matter ejected in vomiting في الإنجليزية التركية القاموس.
- puke
- kusmak
Tom kusmak üzere gibi görünüyor.
-Tom looks like he's about to puke.
- vomit
- kusmak
İçimden kusmak geliyor.
-I feel like vomiting.
Kusmak için bir şeye ihtiyacım var.
-I need something for vomiting.
- vomit
- {i} kusma
Kusmak için bir şeye ihtiyacım var.
-I need something for vomiting.
Hasta hissediyorsan kusmak zorunda mısın?
-If you feel sick, you have to vomit?
- puke
- kus
Tom kusmak üzere gibi görünüyor.
-Tom looks like he's about to puke.
Kahretsin, ben sadece yeni bir halı aldım ve kedi zaten onun üstüne kustu.
-Fuck, I just bought a new rug and the cat already puked on it.
- puke
- f., k.dili. kusmak; kusturmak. i., k.dili. kusma
- puke
- {i} kusma
Tom kusmak üzere gibi görünüyor.
-Tom looks like he's about to puke.
- puke
- {f} kusturmak
- puke
- kusmuk
- puke
- çıkartmak
- puke
- istifra etmek
- puke
- {f} istifra etmek
- puke
- (isim) kusma
- vomit
- {f} lav püskürtmek
- vomit
- {f} (yanardağ) (magma v.b.'ni) püskürtmek
- vomit
- (fiil) kusmak, çıkarmak, istifra etmek, püskürtmek, lav püskürtmek
- vomit
- {f} çıkarmak
- vomit
- ağzından fışkırtmak
المصطلحات ذات الصلة
the matter ejected in vomiting
الواصلة
the mat·ter ejected in vomitingالتركية النطق
dhi mätır îcektîd în vämıtîngالنطق
/ᴛʜē ˈmatər əˈʤektəd ən ˈvämətəɴɢ/ /ðiː ˈmætɜr ɪˈʤɛktɪd ɪn ˈvɑːmətɪŋ/
Resimler
المفضلات