the items selected for examination from a population

listen to the pronunciation of the items selected for examination from a population
الإنجليزية - التركية

تعريف the items selected for examination from a population في الإنجليزية التركية القاموس.

sample
örnek

O, resim kartpostalların örneklerini istedi. - He asked for samples of picture postcards.

DNA örneklerinin saklanmasına izin verilmemelidir. - It shouldn't be permitted to store samples of DNA.

sample
(Bilgisayar) örnektir

Bu ücretsiz bir örnektir. - This is a free sample.

sample
(Ticaret) mal numunesi
sample
örnek seçmek
sample
örnek olarak denemek
sample
örneklemek
sample
{f} örnekle

Astronotlar Ay'da kaya örnekleri toplamak için özel araçlar kullanmak zorunda kaldılar çünkü uzay elbiseleri ile eğilemezlerdi. - The astronauts had to use special tools to collect rock samples on the Moon because they could not bend over in their spacesuits.

Bize çalışmalarınızdan bazı örnekler gösterir misiniz? - Would you show us some samples of your work?

sample
mostra
sample
{f} denemek
sample
{i} çeşit
sample
{i} örnek, numune; model; mostra; eşantiyon
sample
örnekle/dene
sample
{f} dene

Sami birkaç örnek denedi ama satın almadı. - Sami tried a few samples, but he didn't buy.

sample
{i} tipik özellik
sample
(isim) örnek, eşantiyon, numune, çeşit, model, mostra, tipik özellik, göstermelik, tipik davranış
sample
{f} tatmak
sample
(Tekstil) örnek, numune; örnek almak
الإنجليزية - الإنجليزية
sample
the items selected for examination from a population

    الواصلة

    the items selected for ex·a·mi·na·tion from a po·pu·la·tion

    التركية النطق

    dhi aytımz sılektıd fôr îgzämıneyşın fırm ı päpyıleyşın

    النطق

    /ᴛʜē ˈītəmz səˈlektəd ˈfôr əgˌzaməˈnāsʜən fərm ə ˌpäpyəˈlāsʜən/ /ðiː ˈaɪtəmz səˈlɛktəd ˈfɔːr ɪɡˌzæməˈneɪʃən fɜrm ə ˌpɑːpjəˈleɪʃən/
المفضلات