the interval of time required for a satellite to complete an orbit

listen to the pronunciation of the interval of time required for a satellite to complete an orbit
الإنجليزية - التركية

تعريف the interval of time required for a satellite to complete an orbit في الإنجليزية التركية القاموس.

period
dönem

3. dönemde Fransızca dersimiz var. - We have French in third period.

İngilizce üçüncü dönem. - English is third period.

period
devre

Her şahsın dinlenmeye, eğlenmeye, bilhassa çalışma müddetinin makul surette sınırlandırılmasına ve muayyen devrelerde ücretli tatillere hakkı vardır. - Everyone has the right to rest and leisure, including reasonable limitation of working hours and periodic holidays with pay.

period
{i} devir
period
{i} süre

Sendika belirsiz bir süre için greve gitti. - The union went out on a strike for an indefinite period.

Bob'ın üzerine fazla gitmeyin.Bilirsiniz, o, son zamanlarda zor bir sürece rağmen devam etmektedir. - Go easy on Bob. You know, he's been going though a rough period recently.

period
{i} nokta

Bir cümlenin sonunda bir nokta olmalı. - There needs to be a period at the end of a sentence.

Cümlenin sonuna bir nokta eklemen gerekir. - At the end of the sentence, you should add a period.

period
aşama
period
âdet

Tom seks yapmak istiyordu, ancak Mary adet dönemindeydi. - Tom wanted sex, but Mary was on her period.

Adet sırasında kendini nasıl hissediyorsun? - How do you feel during the period?

period
bir gezegenin güneş etrafındaki devir süresi
period
dönem nokta
period
nokta/ders/dönem
period
{i} devir: the Ottoman period Osmanlı devri
period
(İnşaat) peryot, süre aralığı
period
(isim) periyot, dönem, çağ, devir, süre, ders saati, devre, nokta, aybaşı, adet, regl, dönüm [ast.], tam cümle (yan cümlecikli)
period
fizyol
period
{i} dönem, devre: a period of political unrest siyasi kargaşaların olduğu bir dönem
period
{i} ders saati

Bu okulda bir ders saati elli dakika uzunluğundadır. - In this school, a period is fifty minutes long.

Ders saati biter bitmez Tom Mary ile konuşmaya gitti. - Tom went to talk to Mary as soon as the period ended.

period
{i} regl
period
(Tıp) Hastalık devresi, period
الإنجليزية - الإنجليزية
period
the interval of time required for a satellite to complete an orbit

    الواصلة

    the in·ter·val of time re·quired for a sat·el·lite to com·plete an or·bit

    التركية النطق

    dhi întırvıl ıv taym rikwayrd fôr ı sätılayt tı kımplit ın ôrbıt

    النطق

    /ᴛʜē ˈəntərvəl əv ˈtīm rēˈkwīrd ˈfôr ə ˈsatəˌlīt tə kəmˈplēt ən ˈôrbət/ /ðiː ˈɪntɜrvəl əv ˈtaɪm riːˈkwaɪrd ˈfɔːr ə ˈsætəˌlaɪt tə kəmˈpliːt ən ˈɔːrbət/
المفضلات