the immaterial part of a person; the actuating cause of an individual life

listen to the pronunciation of the immaterial part of a person; the actuating cause of an individual life
الإنجليزية - التركية

تعريف the immaterial part of a person; the actuating cause of an individual life في الإنجليزية التركية القاموس.

soul
{i} ruh

Lanet olası bir ruh yoktu. - There was not a bloody soul.

Ölüm iki şeyden biridir.O ya ölümlülüktür, ve ölüler herhangi bir şeyin bilincinde değildir; ya da bize söylenildiği gibi, gerçekten bir değişikliktir: ruhun bu yerden ötekine göç etmesidir. - Death is one of two things. Either it is annihilation, and the dead have no consciousness of anything; or, as we are told, it is really a change: a migration of the soul from this place to another.

psyche
psych sez
psyche
(Tıp) psişizm
psyche
(Pisikoloji, Ruhbilim) sayk
psyche
(Tıp) psişe
psyche
tin
psyche
insan ruhu
psyche
insan aklı
soul
can

O canı gönülden yaptı. - He put all his heart and soul into it.

soul
kişi

Tom çok cesur bir kişidir. - Tom is a very brave soul.

Urallara tırmanmak istiyorsan sen cesur bir kişisin. - You're a brave soul if you want to climb the Urals.

soul
temel direk
soul
zencilere ait
psyche
i., ruhb. ruh
soul
kişi/ruh
soul
soul food Güneyli zencilere özgü yemek
soul
{i} timsal
soul
{i} gerçek duygu, içtenlik
soul
{i} (bir şeyin) ta kendisi: He's the
soul
hissiyat
الإنجليزية - الإنجليزية
soul
psyche
the immaterial part of a person; the actuating cause of an individual life

    الواصلة

    the im·ma·te·ri·al part of a person; the ac·tu·at·ing cause of an in·di·vi·du·al life

    النطق

المفضلات