Termometre 15 derecede durdu.
- The thermometer stood at 15 degrees.
Bugün ısı 30 santigrat dereceye kadar yükseldi.
- Today, the temperature rose as high as 30 degrees Celsius.
Onun büyük babası yüksek rütbeli bir askerdi.
- His grandfather was a soldier of high degree.
Senin bir mezuniyet diploman var.
- You have a bachelor's degree.
Bir üniversite diplomasına sahip olsa da, Tom hademe olarak çalışır.
- Even though he has a college degree, Tom works as a janitor.
Ben bir lisans derecesi aldım.
- I earned a bachelor's degree.
O matematik alanında yüksek lisans derecesine sahiptir.
- He has a master's degree in mathematics.