the form overcome is used in the present tense and is also the past participle

listen to the pronunciation of the form overcome is used in the present tense and is also the past participle
الإنجليزية - التركية

تعريف the form overcome is used in the present tense and is also the past participle في الإنجليزية التركية القاموس.

overcome
{f} üstesinden gelmek

Zayıflıklarının üstesinden gelmek zor değil. - It isn't hard to overcome your weaknesses.

O, bir sürü engelin üstesinden gelmek zorundaydı. - He had to overcome a lot of obstacles.

overcome
aşmak
overcome
alt etmek
overcome
(fiil) hakkından gelmek, başa çıkmak, üstesinden gelmek, halletmek, başarmak, atlatmak, zayıf düşürmek
overcome
{f} hakkından gelmek
overcome
üstesinden gel

İlk engelin üstesinden gelmeyi başardık. - We have managed to overcome the first obstacle.

Onlar korkularının üstesinden gelebilirler. - They can overcome their fear.

overcome
{f} atlatmak
overcome
haklamak
overcome
alt olmak
overcome
ortadan kaldırma
overcome
(duygu/vb.) davranışları etkilemek
overcome
galip gelmek
overcome
galebe çalmak
overcome
{f} başarmak
overcome
atlatma

Utangaçlığımı atlatmaya çalıştım, ama boşuna. - I have tried to overcome my shyness, but to no avail.

overcome
{f} (o.ver.came, o.ver.come) -in üstesinden gelmek; -i yenmek
overcome
be over come etkilenmek
overcome
çaresini bulmak
overcome
{f} başa çıkmak
الإنجليزية - الإنجليزية
overcome
the form overcome is used in the present tense and is also the past participle

    الواصلة

    the form o·ver·come I·s used in the pres·ent tense and I·s al·so the past par·ti·ci·ple

    النطق

المفضلات