Arabayı yarışa sokma.Biz mümkün olduğu kadar onu uzağa götürteceğiz.
- Don't race the car. We want to make it go as far as possible.
Yüz elli kişi maraton yarışına girdi.
- One hundred and fifty people entered the marathon race.
O dürbünüyle at yarışı izledi.
- He watched the horse race with his binoculars.
O, dürbününü kullanarak at yarışını izledi.
- He watched the horse race using his binoculars.
O, kayak yarışlarında mücadele ediyor.
- He competes in ski races.