the early morning

listen to the pronunciation of the early morning
الإنجليزية - التركية

تعريف the early morning في الإنجليزية التركية القاموس.

prime
önemli; başlıca: This has become a prime concern. Önemli bir mesele oldu bu. That's the prime reason why she's come. Onun gelmesinin
prime
ticareti hızlandırmak iç
prime
{s} 1. önemli; başlıca: This has become a prime concern. Önemli bir mesele oldu bu. That's the prime reason why she's come. Onun gelmesinin
prime
{f} (topa/tüfeğe) ağızotu koymak
prime
(Tıp) İlk, birinci, primus
prime
{i} en güzel zaman

O, en güzel zamanında öldürüldü. - He was cut down in his prime.

Tom şu an en güzel zamanında. - Tom is now in his prime.

early morning
(Bilgisayar) sabah erken
prime
(sayı) asal
prime
ilk

Jawaharlal Nehru, Hindistan'ın ilk başbakanıydı. - Jawaharlal Nehru was the first prime minister of India.

Tom bizim ilk şüphelimiz. - Tom is our prime suspect.

prime
başlıca
prime
en iyi
early morning
seher
prime
(isim) en güzel zaman, gençlik, hayatın baharı, olgunluk çağı, mükemmel şey, asal sayı, başlangıç, ilk dönem, ana nota, savunma duruşu
prime
{i} ilk dönem
prime
{f} astar sürmek
prime
{s} birincil
prime
{i} asal sayı

Her çift sayı iki asal sayının toplamıdır. - Every even number is the sum of two primes.

2539 bir asal sayıdır. - 2539 is a prime number.

prime
(sıfat) baş, ilk, birincil, en önemli, başlıca, asal
prime
{i} ana nota
prime
{f} tulumbaya su koymak
prime
{s} en önemli

Mercan kayalığı, bölgenin en önemli cazibesidir. - The coral reef is the region's prime attraction.

prime
{i} mükemmel şey
الإنجليزية - الإنجليزية
prime

They all as glad, as birdes of ioyous Prime .

the morning
{n} matin
the early morning

    الواصلة

    the Ear·ly morn·ing

    التركية النطق

    dhi ırli môrnîng

    النطق

    /ᴛʜē ˈərlē ˈmôrnəɴɢ/ /ðiː ˈɜrliː ˈmɔːrnɪŋ/
المفضلات