Ben bir gün önce onunla tanıştım.
- I met him the day before.
Ben onu bir gün önce kiralamıştım.
- I had rented it the day before.
Sürekli nöbet tutmalıyız.
- We must maintain a constant vigil.
Uyanık olmak zorundayız.
- We have to be vigilant.
Tom ve Mary uyanık olmalı.
- Tom and Mary need to be vigilant.
... be done is longer than the day before. ...