the course or way which is traveled or passed, or is to be passed

listen to the pronunciation of the course or way which is traveled or passed, or is to be passed
الإنجليزية - التركية

تعريف the course or way which is traveled or passed, or is to be passed في الإنجليزية التركية القاموس.

route
{i} güzergâh

Bu kolay bir güzergahtır. - This is an easy route.

Ben bir otobüs güzergahı haritası istiyorum. - I'd like a bus route map.

route
{i} rota

En hızlı rotayı aldık. - We took the quickest route.

Bu rota boyunca 20 tane istasyon vardır. - There are 20 stations along this route.

route
{i} yürüyüş emri
route
güzergâh
route
(Bilgisayar) dolaştır
route
yol

Boston'a hangi yoldan gideceğime karar veremiyorum. - I can't decide which route to take to Boston.

Cenaze yolu boyunca sessizlik hüküm sürdü. (yaygındı) - Silence prevailed along the funeral route.

route
yolu üzerinden göndermek
route
izlenecek yol
route
{i} hat
route
postacının gittiği
route
{f} belli bir kanaldan yollamak
route
{f} nakletmek
route
{f} yürüyüşe geçirmek (birlik)
route
(Nükleer Bilimler) yöntem
route
go the route sonuna kadar devam etmek
route
belirli bir yolla göndermek
route
{i} herzamanki yol
route
en route yolda
الإنجليزية - الإنجليزية
route
the course or way which is traveled or passed, or is to be passed
المفضلات