تعريف the collective noun for bastards في الإنجليزية التركية القاموس.
- shower
- sağanak
Koşarken sağanak yağmura yakalandım.
-I was caught in a shower while I was jogging.
Hava tahmini sağanaklar olacağını söylüyor.
-The weather forecast says there'll be showers.
- shower
- duş
O her zaman duşta şarkı söyler.
-He always sings while having a shower.
Kahvaltıdan önce duş aldım.
-I showered before breakfast.
- shower
- Iight show
- shower
- {i} duş, duş yapma
- shower
- duş almak
Sabahları duş almak âdetimdir.
-I'm wont to take a shower in the morning.
Bir duş almak zorundayım.
-I have to take a shower.
- shower
- (Nükleer Bilimler) duş, sağnak
- shower
- {f} yağmuruna tutulmak
- shower
- {f} duş yap
Genellikle gece duş yaparım.
-I usually shower at night.
Ablam her gün duş yapar.
-My older sister showers every day.
- shower
- yağmak
- shower
- yağdırmak
- shower
- {i} kısa süreli yağmur
- shower
- (fiil) yağdırmak, yağmuruna tutmak, dökmek, yağmuruna tutulmak
- shower
- {i} hediye yağmuru
Onu pahalı hediye yağmuruna tuttu.
-He showered her with expensive gifts.
- shower
- {i} duş, duş yapma yeri
- shower
- {i} duş, duş yapmayı sağlayan aygıt
- shower
- {i} kısa süren yağmur
- shower
- {i} hafif yağmur
المصطلحات ذات الصلة
تعريف the collective noun for bastards في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- shower
It was one of the worst feelings in the H-Block, one of the worst experiences to sit and listen to somebody getting beat. Because you were totally powerless, and you would always get somebody shouting at the door, “You shower of bastards!” It was always a crowd of screws and one or two naked men in a cell. They had total control.