O, oyun oynarken köprücük kemiğini çıkardı. - He dislocated his collarbone while playing.
O, oyun oynarken köprücük kemiğini çıkardı.
He dislocated his collarbone while playing.
Tom on üç yaşındayken köprücük kemiğini kırdı. - Tom broke his collarbone when he was thirteen.
Tom on üç yaşındayken köprücük kemiğini kırdı.
Tom broke his collarbone when he was thirteen.