the area on the ground that is covered by an image or photograph

listen to the pronunciation of the area on the ground that is covered by an image or photograph
الإنجليزية - التركية

تعريف the area on the ground that is covered by an image or photograph في الإنجليزية التركية القاموس.

scene
{i} sahne

Korkunç sahne onu korku içinde titretti. - The terrible scene made him tremble in fear.

Güzel sahneyi izledik. - We gazed at the beautiful scenery.

scene
{i} olay yeri

Bir kalabalık olay yerinde toplandı. - A crowd gathered at the scene.

Kaza hakkında beni en çok şaşırtan şey avukatların olay yerine ne kadar çabuk varmalarıydı. - What surprised me most about that accident is how fast the lawyers arrived on the scene.

scene
manzara

Manzaradan derinden etkilendim. - I was deeply impressed by the scenery.

Manzara beni daha genç günlerime geri götürdü. - The scenery carried me back to my younger days.

scene
{i} sahne, manzara, görünüm, görüntü: The picture depicts a
scene
hadise
scene
{i} mizansen
scene
görünüm
scene
keste
scene
rezalet

Herkesin önünde rezalet çıkarmayın. - Don't make a scene in public.

Sami, Leyla'nın düğününde bir rezalete neden oldu. - Sami caused a scene at Layla's wedding.

scene
heyecan

Bu heyecanlandırıcı bir sahne. - That's a heartwarming scene.

scene
{i} olay

Kaza hakkında beni en çok şaşırtan şey avukatların olay yerine ne kadar çabuk varmalarıydı. - What surprised me most about that accident is how fast the lawyers arrived on the scene.

Olay yerini detaylı olarak tanımladı. - She described the scene in detail.

scene
{i} dekor

Gerçekten sahne dekorunda bir değişiklik kullanabilirim. - I could really use a change in scenery!

Bir sahne dekoru değişikliğinin bizi iyi yapabileceğini düşündüm. - I figured a change of scenery might do us good.

scene
{i} sahne dekoru

Gerçekten sahne dekorunda bir değişiklik kullanabilirim. - I could really use a change in scenery!

Bir sahne dekoru değişikliğinin bizi iyi yapabileceğini düşündüm. - I figured a change of scenery might do us good.

scene
{i} faaliyet alanı
الإنجليزية - الإنجليزية
scene
the area on the ground that is covered by an image or photograph

    الواصلة

    the ar·e·a on the ground that I·s cov·ered by an im·age or pho·to·graph

    التركية النطق

    dhi eriı ôn dhi graund dhıt îz kʌvırd bay ın îmıc ır fōtıgräf

    النطق

    /ᴛʜē ˈerēə ˈôn ᴛʜē ˈground ᴛʜət əz ˈkəvərd ˈbī ən ˈəməʤ ər ˈfōtəˌgraf/ /ðiː ˈɛriːə ˈɔːn ðiː ˈɡraʊnd ðət ɪz ˈkʌvɜrd ˈbaɪ ən ˈɪməʤ ɜr ˈfoʊtəˌɡræf/
المفضلات