the act or process of explaining or proposing an approach to solving a problem

listen to the pronunciation of the act or process of explaining or proposing an approach to solving a problem
الإنجليزية - التركية

تعريف the act or process of explaining or proposing an approach to solving a problem في الإنجليزية التركية القاموس.

solution
çözüm

Muhtemelen sorunun kolay bir çözümü vardır. - There is probably an easy solution to the problem.

Biz, sorunun çözümüne gelince farklılık gösterdik. - We differed as to the solution to the problem.

solution
çözme

Bu bulmacayı çözmek zaman gerektirmedi. - The solution of the puzzle required no time.

solution
çıkış yolu
solution
zagon
solution
mayi
solution
eriyik
solution
çare

Tom bir çözüm bulmak için çaresiz olduğunu söyledi. - Tom said he was desperate to find a solution.

solution
çözüm yolu

En iyi çözüm yolu sadece, deneme-yanılma yöntemi ile bulunabilir. - The best solution can only be found by a process of trial and error.

Her iki taraf da çözüm yolunda bir adım attı. - Both parties took a step towards a solution.

solution
erime
solution
{i} kim. çözelti, solüsyon, eriyik
solution
{i} çıkar yol
solution
{i} mat. çözüm
solution
(isim) çözelti, solüsyon, çıkar yol, eriyik, çözüm, çare, halletme, çözünme, ara verme
solution
(Tıp) Hastalığın kriz devresi veya sonu
solution
{i} kim. çözünme, çözülme
solution
çözelti/çözüm
solution
{i} halletme
solution
(Tıp) Erime, sulp veya gaz halinde bir cismin suda erimesi, erimiş, made, mahlül, eriyik, solüsyon
الإنجليزية - الإنجليزية
solution
the act or process of explaining or proposing an approach to solving a problem

    الواصلة

    the act or proc·ess of explaining or pro·pos·ing an ap·proach to sol·ving a prob·lem

    التركية النطق

    dhi äkt ır prôses ıv îkspleynîng ır prıpōzîng ın ıprōç tı sälvîng ı präblım

    النطق

    /ᴛʜē ˈakt ər ˈprôˌses əv əkˈsplānəɴɢ ər prəˈpōzəɴɢ ən əˈprōʧ tə ˈsälvəɴɢ ə ˈpräbləm/ /ðiː ˈækt ɜr ˈprɔːˌsɛs əv ɪkˈspleɪnɪŋ ɜr prəˈpoʊzɪŋ ən əˈproʊʧ tə ˈsɑːlvɪŋ ə ˈprɑːbləm/
المفضلات