the act or manner of delivering a ball; as, the pitcher has a swift delivery

listen to the pronunciation of the act or manner of delivering a ball; as, the pitcher has a swift delivery
الإنجليزية - التركية

تعريف the act or manner of delivering a ball; as, the pitcher has a swift delivery في الإنجليزية التركية القاموس.

delivery
(isim) teslim, dağıtma, teslim etme, verim; devretme; doğum, doğurma; konuşma
delivery
dağıtım

Sağanak dün posta dağıtımını geciktirdi. - The thunderstorm yesterday delayed the delivery of the mail.

Evimin arkasındaki sokak, dağıtım kamyonları için çok dar. - The street behind my house is too narrow for delivery trucks.

delivery
{i} konuşma tarzı
delivery
veriş
delivery
(Otomotiv) geçen miktar
delivery
çıkış
delivery
gönderim
delivery
konuşma biçimi
delivery
(Avrupa Birliği) mal teslimi
delivery
doğum

Karım doğum yapıyorken benim doğum odasında olmamı gerektiren herhangi bir neden var mı? Eğer 'nafaka' kelimesi senin için bir şey ifade ediyorsa. - Is there any reason I need to be in the delivery room when my wife is giving birth? Only if the word 'alimony' means anything to you.

Hastane odasında, beyaz kıyafetler giymiş hemşire ve ebe doğum için hazırlanıyorlardı. - In the hospital room, the nurse wearing white clothes and the midwife were preparing for the delivery.

delivery
teslim

Lütfen bize Çelik Peyzaj Kenar taşları # STL3456'ın fiyat ve en erken teslimini bildirin. - Please let us know the prices and earliest delivery of your Steel Landscape Edgings #STL3456.

Tom için bir teslimatım var. - I have a delivery for Tom.

delivery
topa vuruş
delivery
servis deliveryman satılan malı eve kadar götüren kimse
delivery
{i} dağıtma
delivery
{i} teslim etme
delivery
konuşma/doğum/teslim
delivery
(Tekstil) teslim, verme
الإنجليزية - الإنجليزية
delivery
the act or manner of delivering a ball; as, the pitcher has a swift delivery

    الواصلة

    the act or man·ner of delivering a ball; as, the pitch·er has a Swift de·li·ve·ry

    النطق

المفضلات