الإنجليزية - التركية
تعريف the act of one who, or that which, slams في الإنجليزية التركية القاموس.
- slam
- çarpmak hız ve gürültü ile vurmak veya yere çalmak
- slam
- {f} yenmek
- slam
- {f} acımasızca eleştirmek
- slam
- {i} sayı almadan biten el
- slam
- {i} çarpma sesi
Tom bir araba kapısına ait çarpma sesi duydu.
-Tom heard a car door slam.
- slam
- hızla çarp
- slam
- hakaret
- slam
- briçte her eli kazanma
- slam
- şiddetle kapı kapama gürültüsü
- slam
- {f} (down) (hızlı ve gürültülü bir şekilde) indirmek: He got angry and
- slam
- slam down
- slam
- {f} veryansın etmek
- slam
- {f} çarpmak
Tom bir köpeğe çarpmaktan kaçınmak için aniden frene bastı.
-Tom suddenly slammed on the brakes to avoid hitting a dog.
- slam
- {f} sövmek
- slam
- bam
- slam
- hızla çarpmak
- slam
- şiddetle eleştirmek
- slam
- yere çalmak
- slam
- çarpılarak kapanmak
- slam
- yerden yere vurmak
- the act of
- eyleminin
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف the act of one who, or that which, slams في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- slam
the act of one who, or that which, slams
النطق
Resimler
المفضلات