Toplantı gündemini göndermedeki gecikme için özür dilerim.
- I apologize for the delay in sending the agenda.
Diğer koloniler yardım etmek için asker göndermeye başladı.
- The other colonies began sending troops to help.
Onu hastaneye gönderirken hiç zaman kaybetmedik.
- We lost no time sending him to the hospital.
Size mektubumun bir kopyasını gönderiyorum.
- I am sending a copy of my letter to you.
Sana ailemin bir resmini gönderiyorum.
- I am sending you a picture of my family.
Bana böyle hoş bir hediye gönderdiğin için çok teşekkür ederim.
- Thank you very much for sending me such a nice present.
Onu Kaliforniya'ya gönderiyorum.
- I'm sending her to California.
Bir Florida şehri sokaklardaki tuzlu suyu emmek için vakum hortumları ile donatılmış tanker kamyonları göndererek düzenli gelgit sel baskınına karşılık veriyor.
- A Florida city is responding to regular tidal flooding by sending out tanker trucks equipped with vacuum hoses to suck saltwater off the streets.
Dizel göndererek bana yardım eder misin?
- Could you help me by sending diesel?