Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

that which surrounds and influences

listen to the pronunciation of that which surrounds and influences
الإنجليزية - التركية

تعريف that which surrounds and influences في الإنجليزية التركية القاموس.

air
teneklendirmek
air
gösteriş yapmak
air
(Askeri) TO-AIR GUNNERY: HAVADAN HAVAYA ATIŞ
air
(Tıp) Gaz

Hava gazların karışımıdır. - Air is a mixture of gases.

Hava, çeşitli gazların bir karışımıdır. - Air is a mixture of various gases.

air
{i} çalım

Bu kadar çalım satmak zorunda değilsin. - You don't have to give yourself such airs.

air
{f} açılmak
air
{f} kurutmak
air
{i} fiyaka

Fiyaka yapan kızlardan hoşlanmam. - I don't like girls who put on airs.

air
{i} tavır

Ben gençken onun küstah bir tavırı vardı. - When he was young, he had an arrogant air.

air
(sıfat) hava
air
{i} hafif rüzgâr
air
air bladder baIıklarda hava ile dolu bir kese
air
hava kesesi
air
(isim) hava; gökyüzü; esinti, hafif rüzgâr, eda, yayın, tavır, melodi, nağme, caka; fiyaka, çalım
air
air base hava üssü
air
{f} söylemek
air
(fiil) havalandırmak, güneşe sermek, kurutmak, söylemek; ortaya dökmek, açılmak
air
{f} herkese söylemek
air
(Tekstil) hava, havalandırmak
air
(Tıp) Soluk, nefes
الإنجليزية - الإنجليزية
air
that which surrounds and influences

    التركية النطق

    dhıt hwîç sıraundz ınd înfluınsîz

    النطق

    /ᴛʜət ˈhwəʧ sərˈoundz ənd ˈənˌflo͞oənsəz/ /ðət ˈhwɪʧ sɜrˈaʊndz ənd ˈɪnˌfluːənsɪz/
المفضلات