Zarafeti olmayan güzellik kokusu olmayan bir gül gibidir.
- Beauty without grace is like a rose without a scent.
Yoko bizi şaşırtan bir zarafetle dans etti.
- Yoko danced with a grace that surprised us.
Ben teşekkürlerimi ifade etmek için doğru kelimeleri düşünemiyorum.
- I can't think of the right words with which to express my thanks.
Açıklaman için teşekkürler.
- Thanks for your explanation.
Çiçekler için teşekkür ederim.
- Thanks for the flowers.
Bütün bunu yaptığın için teşekkür ederim.
- Thanks for doing all this.
O yemeden önce lütuf dedi.
- He said grace before eating.
Gerçekten teşekkürler, bu çok kullanışlı.
- Thanks indeed, handy this!
Derinden minnettar olduğu için, teşekkürlerini ifade etmeye çalıştı.
- Being deeply thankful, he tried to express his thanks.
Sağ ol, Tom. Sen gerçek bir dostsun.
- Thanks, Tom. You're a real friend.
Burada olduğun için sağ ol.
- Thanks for being here.
Geçen sene kurulan lunapark sağolsun şehir popüler oldu.
- Thanks to the amusement park built last year, the city has become popular.
Uğradığın için sağol.
- Thanks for dropping by.
Zarafeti olmayan güzellik kokusu olmayan bir gül gibidir.
- Beauty without grace is like a rose without a scent.
Onun bile özür dileme zerafeti yok.
- He did not even have the grace to apologize.
Lola zerafetle dans etti.
- Lola danced with grace.
Amerikalılar Şükran gününde özel yemekler yer.
- Americans eat special foods on Thanksgiving.
O, hediye için şükranlarını sundu.
- She expressed her thanks for the present.
Şükürler olsun bir övgü ifadesi ya da Allaha şükürdür.
- Hallelujah is an expression of praise or thanks to God.
After all I’ve done, a simple acknowledgment is all the thanks I get?.
... >>Kevin Allocca: Thanks. >>Salar Kamangar: So thank you for doing this. ...
... Thanks to web audio APIs, as he gestures around on his ...