Tüm yardımlarına teşekkür etmek amacıyla sana öğle yemeği ısmarlamak istiyorum.
- I'd like to treat you to lunch to thank you for all your help.
Tom Mary'ye şahsen teşekkür etmek istedi.
- Tom wanted to thank Mary in person.
Hayır, teşekkürler. Tokum.
- No, thank you. I'm full.
Açıklaman için teşekkürler.
- Thanks for your explanation.
Şükretmek için nedenimiz var.
- We have reason to be thankful.
Bugün, tüm bana yaptıkları için Allah'a şükretmek istiyorum.
- Today, I want to thank God for all that he does for me.
Onlar Şükran Gününde hindi yediler.
- They ate turkey on Thanksgiving Day.
Şükran gününde hindi yemek bir gelenektir.
- It's a custom to have turkey at Thanksgiving.
Yapmış olduğundan dolayı ona teşekkür ettim.
- I thanked him for what he had done.
O, en hoş bir parti için, ev sahibine teşekkür etti.
- He thanked his host for a most enjoyable party.
Allah'a şükürler olsun buradasın.
- Thank God you're here.
Moskal olmadığım için Tanrı'ya şükürler olsun.
- Thank you God that I'm not a Moskal.