tesisler

listen to the pronunciation of tesisler
التركية - الإنجليزية
facilities

Our town has excellent sports facilities. - Bizim kasaba mükemmel spor tesislerine sahiptir.

Any member can make use of these facilities. - Herhangi bir üye bu tesislerden yararlanabilir.

(İnşaat) community facilities
tesis
{i} plant

A sewage treatment plant discharged toxic chemicals into the town's water supply. - Bir atık su arıtma tesisi şehrin su kaynağının içine zehirli kimyasallar boşalttı.

The cleanup at the Fukushima Daiichi plant could take years, possibly decades. - Fukushima Daiichi tesisindeki temizlik, yıllar belki de on yıllar sürebilir.

tesis
institution
kimyasal tesisler
(Kimya) chemical plants
lojistik tesisler
(Askeri) logistical installations
tesis
facilities
tesis
setting up
tesis
trust
tesis
establishing
tesis
(Ticaret) installations
tesis
(Turizm) complex
tesis
amenity
tesis
work
tesis
facility cost
tesis
(Kanun) creation
tesis
site
tesis
setting
tesis
machinery and equipment
tesis
premises
turistik tesisler
touristic facilities
tesis
erecting
tesis
establishment
tesis
foundation
tesis
facility

Tom has a facility for acquiring foreign languages. - Tom'un yabancı dil edinimi için bir tesisi var.

Dan ordered the security guards to close all the exit doors of the facility. - Dan güvenlik görevlilerine tesisin tüm çıkış kapılarını kapatmalarını emretti.

kentsel tesisler
urban facilities
tesis
(Hukuk) establishment, plant
tesis
facility: spor tesisleri sports facilities
tesis
service area
tesis
system, installation (made up of a group of devices): ısıtma ve soğutma tesisleri heating and cooling systems
tesis
foundation; establishment
tesis
institution, association, establishment, or foundation (a corporate body)
tesis
works

He works for a plumbing company. - O bir sıhhi tesisat şirketi için çalışıyor.

We have ninety minutes to carry the concrete from the mixing plant to the worksite. - Karıştırma tesisinden şantiyeye beton taşımak için doksan dakikamız var.

tesis
tablishment
tesis
establishing; institution, association, foundation, establishment; plant
tesis
installlation
التركية - التركية

تعريف tesisler في التركية التركية القاموس.

tesisler bütünü
Kompleks
TESİS
(Hukuk) Kuruluş,kurum,yapı
tesis
Yapma, kurma, temelini atma
tesis
Kurum, kuruluş
tesis
Kurum (I), kuruluş
tesis
(Osmanlı Dönemi) kurmak, temelleştirmek, esaslar koymak
tesisler
المفضلات