التركية - الإنجليزية
تعريف terlemek في التركية الإنجليزية القاموس.
- sweat
I'm so sick of being sweaty.
-Terlemekten çok usandım.
- perspire
- to sweat, to perspire; to be covered in condensation; (bıyık) to begin to grow; to be very tired
- transpire
- (Tıp) diaphoresis
- to be covered in condensation
- covered in condensation
- be covered in condensation
- be hot
- swelter
- exude
- (for one's beard or mustache) to sprout (for the first time)
- to sweat, perspire
- to work hard, sweat
- to sweat; to become covered with condensation; to exude moisture; (for a window) to fog up, steam up
- ooze with sweat
- begin to grow
- transude
- terleme
- {i} sweat
I don't usually sweat like this.
-Ben genellikle böyle terlemem.
I'm so sick of being sweaty.
-Terlemekten çok usandım.
- terleme
- swelter
- terle
- transpire
- terleme
- (Biyokimya) perpiration
- terleme
- bleeding
- terleme
- perspiring
- terleme
- exuding
- terleme
- sweltering
- terle
- perspire
I perspired under the arms.
-Kollarımın altında terledim.
I perspired under my armpits.
-Benim koltuk altım terledi.
- terle
- transpirate
- terle
- {f} sweltering
- terle
- {f} sweating
If you're not sweating when you do cardio, then you're not doing it hard enough.
-Eğer kardio yaptığında terlemiyorsan, öyleyse onu yeterince sıkı yapmıyorsun.
- terle
- {f} perspiring
- terle
- {f} sweat
Tom broke into a cold sweat.
-Tom birdenbire soğuk terler dökmeye başladı.
Fat people generally sweat a lot.
-Şişman insanlar genellikle çok terler.
- Terleme
- (Tıp) exudation
- bıyıkı terlemek
- (for a boy) to have peach fuzz start growing on his upper lip
- domuz gibi terlemek
- sweat like a pig
- su gibi terlemek
- to sweat heavily
- terleme
- perspiration
- terleme
- sweating
- terleme
- sudatory
- terleme
- sudation
- terleme
- perspiratory
- terleme
- transpiration
- terleme
- diaphoresis
- zırıl zırıl terlemek
- to sweat buckets
- çok terlemek
- bake
المصطلحات ذات الصلة
التركية - التركية
تعريف terlemek في التركية التركية القاموس.
- Bıyık çıkmaya başlamak: "Aralarında bıyıkları henüz terleyen çocuklar da vardı."- F. R. Atay
- Bir şeyin üzerinde buhar olarak yoğunlaşmak
- Bir iş yaparken yorulmak veya o işi çok emek harcayarak güçlükle başarmak
- Ter çıkarmak, ter dökmek: "Bir saat yorularak, terleyerek boğuştuktan sonra her şey bitmiş oldu."- M. Ş. Esendal. İçindeki suyu ter biçiminde sızdırmak
- Ter çıkarmak, ter dökmek
- Yorulmak veya güçlükle başarmak, emek harcamak
- Çıkmaya başlamak
- İçindeki suyu ter biçiminde sızdırmak
- Terleme
- (Osmanlı Dönemi) ARKAN
- Terleme
- (Osmanlı Dönemi) İNFİZAC
- terleme
- Terlemek işi
- terleme
- Yaprakların gözeneklerinden buhar durumunda su kaybetmeleri