telmi̇h

listen to the pronunciation of telmi̇h
التركية - التركية
(Osmanlı Dönemi) Edb: İbârede bahsi geçmeyen bir kıssaya, fıkraya, ata sözüne veya meşhur bir şiire, bir söze işaret etmek
(Osmanlı Dönemi) Bir şeyi açıkça söylemeyip başka bir mâna ifade için söz arasında mânalı söylemek. İmâ ile söz arasında başka bir mânayı ifade etmek
(Hukuk) Söz arasında kastedilen bir şeyi manalı olarak söyleme, imalı konuşma, açık söylememek
(Osmanlı Dönemi) (C.: Telmihât) Lâyıkiyle ve kâmilen keşfedip nazara arzetmek
telmih
Bir mısrada veya beyitte bilinen bir olayı, bir atasözünü veya bir fıkrayı hatırlatma sanatı
telmih
Anlatılmak istenen şeyi söz arasında imalı olarak belli etme, açıkça söylememe
telmih etmek
Üstü kapalı, imalı bir biçimde anlatmak