O bir telefon görüşmesi bekliyor. - He is waiting for a telephone call.
O bir telefon görüşmesi bekliyor.
He is waiting for a telephone call.
Lütfen bir telefon görüşmesi yapabilir miyim? - Can I make a telephone call, please?
Lütfen bir telefon görüşmesi yapabilir miyim?
Can I make a telephone call, please?