You're wanted on the phone. It's from Tom.
- Telefonda aranıyorsunuz. Tom'dan.
Tom has been talking on the phone for an hour.
- Tom bir saattir telefonda konuşuyor.
There is a Mr. Kimura on the line for you.
- Telefonda sizin için bir Bay Kimura var.
I have Tom on the line.
- Tom'a telefonda sahibim.
He asked for my permission to use the telephone.
- Telefonu kullanabilmek için benden izin istedi.
Where is the nearest telephone?
- En yakın telefon nerede?
Get both a phone and internet access in a single package!
- Tek bir pakette hem bir telefon hem de bir internet erişimi alın!
You should turn off your cell phone.
- Cep telefonunu kapatmalısın.
My boss called me down for making private calls on the office phone.
- Patronum ofis telefonundan özel görüşme yaptığım için beni azarladı.
I need to make a telephone call.
- Benim bir telefon konuşması yapmam gerekiyor.
The man who telephoned an hour ago was Frank.
- Bir saat önce telefon eden adam Frank idi.
It was Mike that telephoned the police.
- Polise telefon eden Mike idi.