tekrar!

listen to the pronunciation of tekrar!
التركية - الإنجليزية
repetition

Repetition does not transform a lie into a truth. - Tekrarlama bir yalanı gerçeğe dönüştürmez.

Repetition is the father of learning. - Tekrarlamak, öğrenmenin babasıdır.

again

And I will raise it again in three days. - Ve onu üç günde tekrar kaldıracağım.

I will never do it again. - Onu asla tekrar yapmayacağım.

once again

Could you please repeat it once again? - Lütfen onu bir kez daha tekrarlar mısın?

Please say that once again in French. - Onu Fransızca bir kez daha tekrar söyle.

{i} repeat

His repeated delinquencies brought him to court. - Tekrarlanan suçları onu mahkemeye getirdi.

Lincoln repeated the words. - Lincoln sözlerini tekrarladı.

over

I've told you over and over again not to do that. - Onu yapmamanı sana tekrar tekrar söyledim.

He read the article over and over again. - O makaleyi tekrar tekrar okudu.

over again

I've told you over and over again not to do that. - Onu yapmamanı sana tekrar tekrar söyledim.

She explained it over again. - O, onu tekrar açıkladı.

recap

Tom attempted to escape but was quickly recaptured by his kidnappers. - Tom kaçmaya çalıştı ama onu kaçıranlar tarafından hızla tekrar yakalandı.

function buttons
from the first
litany
bis
replication
afresh
iteration
re-

He was re-elected mayor. - Belediye başkanlığına tekrardan şeçildi.

Rules only change when a sufficient number of people violate them causing the rule makers to re-examine their original purpose. - Kurallar, yeterli sayıda insan kuralları ihlal ettiğinde değişir ve kural koyucuların orijinal amaçlarını tekrar incelemelerine neden olur.

all

You're wasting your time with all this needless repetition so spare us the long-winded explanation. - Bütün bu gereksiz tekrarla zamanını boşa harcıyorsun bu yüzden bize uzun soluklu bir açıklama yap.

My parents didn't allow me to see Tom again. - Ebeveynlerim Tom'u tekrar görmem için bana izin vermedi.

back

If you cut the tail off of a lizard, it will grow back. - Bir kertenkelenin kuyruğunu kesersen, o tekrar uzar.

I will write you back soon. - Ben kısa sürede size tekrar yazacağım.

action replay
troll
rehearsal
tauto-
duplication
retrieve

Your attempt to retrieve your password was not successful. Please try again. - Şifrenizi geri alma girişiminiz başarılı değildir. Lütfen tekrar deneyin.

ana-
revision
{i} reiteration
back again
again, over, over again, once more
(ders) review
repetition; (televizyonda) action replay; again yine, gene, yeniden
all over

We have to start all over again. - Biz tekrar baştan başlamak zorundayız.

I could fall in love with you all over again. - Size tekrar aşık olabilirim.

encore

The crowd cried out for an encore. - Kalabalık tekrar için bağırdı.

recapitulation
re
recurrence
repetition, repeat
anew
tauto
riff
replay

Replay the last 10 seconds. - Son 10 saniyeyi tekrar oynat.

an
rehash
reprise
التركية - التركية
(Osmanlı Dönemi) Bir daha, yine, yeniden
(Osmanlı Dönemi) (Kerr. den) Bir şeyi iki veya daha fazla yapma
(Osmanlı Dönemi) TERDAD
yine
Aynı olayın, işin, hareketin yeniden ortaya çıkışı, tekrarlanması
Bir daha, yine, yeniden, gene
Bir konuşma veya yazıda aynı düşünceyi, kelimeyi birçok defa söyleme
Bir daha, yine, yeniden, gene: "Kimi yaralandı geldi, tekrar gitti, kimi şehit oldu."- M. Ş. Esendal
Aynı olayın, işin, hareketin yeniden ortaya çıkışı, tekrarlanması: "Gerçi hayat kitaba sığmayacak kadar geniştir, fakat tekrarlarla doludur."- A. Haşim