taste, flavor; smell, odor; unique quality; ability to arouse interest

listen to the pronunciation of taste, flavor; smell, odor; unique quality; ability to arouse interest
الإنجليزية - التركية

تعريف taste, flavor; smell, odor; unique quality; ability to arouse interest في الإنجليزية التركية القاموس.

savor
{f} tadını çıkarmak
savor
{i} tat
savor
{f} tadını çıkar

Bu anın tadını çıkarmalısın. - You should savor this moment.

Yavaş ye. Yemeğinin tadını çıkar. - Eat slowly. Savor your food.

savor
{f} çeşni vermek; lezzet vermek
savor
{f} zevk almak
savor
rayiha
savor
tadına varmak
savor
hassa
savor
bkz.savour
savor
{f} zevkine varmak
savor
{f} tadını almak
savor
{i} tat, lezzet, çeşni
savor
{f} of tadı olmak, lezzeti olmak
savor
(isim) tat, lezzet, tad, zevk
savor
{i} lezzet
savor
{f} kokusunu almak
savor
{f} kokusu olmak
savor
{i} zevk
الإنجليزية - الإنجليزية
{i} savor
taste, flavor; smell, odor; unique quality; ability to arouse interest

    الواصلة

    taste, flavor; smell, odor; u·nique quality; a·bi·li·ty to a·rouse in·ter·est

    النطق

المفضلات