They finished the project on schedule.
- Programa göre proje tamamlandı.
The research is finished?
- Araştırma tamamlandı mı?
All is completed with this.
- Hepsi bununla tamamlandı.
The frame of the building is now complete.
- Binanın iskeleti artık tamamlandı.
After months of negotiations, the peace treaty was completed.
- Aylar süren müzakerelerin ardından, barış antlaşması tamamlandı.
The work was completed in under half an hour.
- İş yarım saatten az bir sürede tamamlandı.
He needed more time to complete the task.
- Görevi tamamlamak için daha fazla zamana ihtiyacı vardı.
All is completed with this.
- Hepsi bununla tamamlandı.
He had a share in completing the job.
- O, işi tamamlamada pay sahibi oldu.
I'm not completing your assignments.
- Ben senin ödevlerini tamamlamıyorum.
I completed the university course comfortably.
- Üniversite sürecini rahatlıkla tamamladım.
The new railway is not completed yet.
- Yeni demiryolu henüz tamamlanmış değildir.