O, her zamanki kadar geveze.
- He is as talkative as ever.
Oda arkadaşım çok gevezedir.
- My roommate is too talkative.
İkinci bardak şaraptan sonra Tom konuşkan oldu.
- After the second glass of wine, Tom became talkative.
Ne Tom, ne de Mary konuşkan bir ruh hali içinde değildi.
- Neither Tom nor Mary was in a talkative mood.