تعريف taklidi في التركية الإنجليزية القاموس.
- imitation
- counterfeit
- imitative
- taklit
- imitation
Beware of imitations.
- Taklitlerinden sakının.
What is the difference between imitation and real diamonds?
- Taklit ve gerçek elmaslar arasındaki fark nedir?
- taklit
- {i} mimic
She was mimicking the various people in our office.
- Bürodaki çeşitli insanları taklit ederdi.
He began to mimic the speech and gait of persons in the street.
- O, sokaktaki kişilerin konuşma ve yürüyüşünü taklit etmeye başladı.
- taklit
- {i} fake
How do you know this isn't a fake?
- Bunun bir taklit olmadığını nereden biliyorsun?
I think Tom will be pretty mad when he finds out that the painting he bought is a fake.
- Sanırım satın aldığı resmin taklit olduğunu öğrendiğinde Tom oldukça kızacak.
- taklidi kelime
- fake words
- taklidi mal
- (Ticaret) counterfeit goods
- taklidi yapmak
- sham
- taklit
- {s} counterfeit
Newton was instrumental in developing techniques to prevent counterfeiting of the English money.
- Newton İngiliz parası taklitçiliğini önlemek için gelişen tekniklerde etkiliydi.
- taklit
- {i} mock
He continued to mock me.
- O beni taklit etmeye devam etti.
Mockery is the food of fools.
- Taklit aptalların yiyeceğidir.
- taklit
- {s} simulated
- taklit
- {i} impression
- taklit
- imitate
This bird can imitate the human voice.
- Bu kuş insan sesini taklit edebilir.
Tom can imitate the singer to a hair.
- Tom şarkıcıyı tam olarak taklit edebilir.
- taklit
- (Kimya) simulant
- taklit
- hit-off
- taklit
- falsification
- taklit
- chav
- taklit
- wrong
- taklit
- takeoff
- taklit
- spurious
- taklit
- simulation
- taklit
- phony
- taklit
- simulacrum
- taklit
- travesty
- taklit
- shoddy
- taklit
- dummy
- taklit
- {i} affectation
- taklit
- imitated
He imitated the works of Van Gogh.
- Van Gogh'un eserlerini taklit etti.
After Tom had drunk quite a bit of beer at the party, he imitated Chewbacca's voice.
- Tom partide biraz bira içtikten sonra o, Chewbacca'nın sesini taklit etti.
- taklit
- be imitated
- altın taklidi
- talmi gold
- altın taklidi metal
- pinchbeck
- altın taklidi pirinç
- ormolu
- astragan taklidi
- imitation astrakhan
- elmas taklidi
- rhinestone
- elmas taklidi
- paste
- elmas taklidi mücevher
- paste jewelry
- flanel taklidi pamuklu kumaş
- flannelette
- flanel taklidi pamuklu kumaş
- flannelet
- imza taklidi
- forgery
- ipek taklidi kumaş
- (Tekstil) pongee
- kadife taklidi
- velour(s)
- kürk taklidi
- imitation fur
- mermer taklidi
- scagliola; marbling
- saten taklidi kumaş
- satinet
- saten taklidi kumaş
- satinette
- saten taklidi pamuklu kumaş
- sateen
- taklit
- gold brick
- taklit
- sham
- taklit
- snide
- taklit
- imitation; takeoff; counterfeit; imitated, false, counterfeit, sham, fake, spurious
- taklit
- trying to act like, imitating, aping (someone, an animal)
- taklit
- (Hukuk) counterfeit, imitation
- taklit
- mockery
As a result, he gets something which technically is correct, but in its essence is just a mockery.
- Sonuç olarak, o teknik olarak doğru bir şey alır ama esasen o bir taklittir.
Mockery is the food of fools.
- Taklit aptalların yiyeceğidir.
- taklit
- fake; counterfeit
- taklit
- faking; counterfeiting
- taklit
- bastard
- taklit
- echo
- taklit
- hit off
- taklit
- pinchbeck
- taklit
- mimicry
- taklit
- false
- taklit
- reproduction
- taklit
- repetition
- taklit
- copying, reproducing, duplicating, making an imitation of
- taklit
- bogus
- taklit
- imitative
- taklit
- mimesis
- taklit
- take off
- taklit
- mimicking; impersonating; mocking
- taklit
- brummagem
- taklit
- postiche
- taklit
- impersonation
Tom does impersonations of famous people.
- Tom ünlü kişilerin taklitlerini yapar.
- tirşe taklidi bez
- vellum cloth
- tirşe taklidi kağıt
- vellum paper
- yağlıboya taklidi resim
- oleograph