take away, prevent from having, deny

الإنجليزية - التركية

تعريف take away, prevent from having, deny في الإنجليزية التركية القاموس.

المصطلحات ذات الصلة

deprive

mahrum et

Bir trafik kazası onu sol elini kullanmaktan mahrum etti. - A traffic accident deprived him of the use of his left hand.

Trafik kazası, genç adamı görme yeteneğinden mahrum etti. - The traffic accident deprived the young man of his sight.

deprive

mahrum etmek

deprive

(of ile) yoksun bırakmak

deprive

{f} yoksun bırakmak

deprive

{f} görevden almak

deprive

{f} of -den yoksun bırakmak, -den mahrum etmek, -den etmek: This work will deprive us of our health. Bu iş bizi sağlığımızdan edecek

deprive

{f} rütbesini indirmek (kilise)

deprive

mahrumiyet

الإنجليزية - الإنجليزية

تعريف take away, prevent from having, deny في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.

{f} deprive

الواصلة

take away, pre·vent from having, de·ny