Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

tahsilsiz

listen to the pronunciation of tahsilsiz
الإنجليزية - الإنجليزية

تعريف tahsilsiz في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.

tahsil
An administrative division in India and Pakistan
tahsil
{i} administrative district in India
التركية - التركية

تعريف tahsilsiz في التركية التركية القاموس.

TAHSİL
(Osmanlı Dönemi) Aşikâre eylemek
TAHSİL
(Osmanlı Dönemi) İlim edinmek. İlim öğrenmek veya öğretmek için çalışmak
TAHSİL
(Osmanlı Dönemi) Vergi toplamak
TAHSİL
(Osmanlı Dönemi) Hâsıl etmek
tahsil
Alma, toplama
tahsil
Öğrenim
tahsil
(Osmanlı Dönemi) gelir elde etme, hâsıl etme, elde etme, meydana getirme, kazanma
tahsil
Parayı alma, toplama: "İcra yoluyla tahsile gideriz, o sonra parasını geri alır."- B. Felek. Öğrenim: "Oğullarının birini tahsil için İstanbul'a göndermiş, ikisini yanında alıkoymuştu."- Y. K. Karaosmanoğlu