Evacuations were ordered.
- Tahliyeler emredildi.
Be on alert. The evacuation order may occur at any moment.
- Tetikte ol. Tahliye emri herhangi bir zamanda olabilir.
Your honor, I would like to discharge counsel.
- Sayın yargıç, danışmanı tahliye etmek istiyorum.
You're being discharged.
- Sen tahliye ediliyorsun.
Your honor, I would like to discharge counsel.
- Sayın yargıç, danışmanı tahliye etmek istiyorum.
There's still time to evacuate.
- Hâlâ tahliye etmek için zaman var.
We've got to evacuate.
- Biz tahliye etmek zorundayız.
Tom was released from prison on Monday.
- Tom Pazartesi günü cezaevinden tahliye edildi.
Fadil got early release on parole.
- Fadıl şartlı tahliye ile erkenden serbest kaldı.
Humanitarian personnel were evacuated as the fighting worsened.
- Savaşın kötüleşmesi nedeniyle insani yardım ekibi tahliye edildi.
We still have time to evacuate.
- Tahliye etmek için hâlâ zamanımız var.