tablası

listen to the pronunciation of tablası
التركية - الإنجليزية
tray table
kül tablası
ashtray

Kissing a smoker is like licking an ashtray. - Bir sigara içenle öpüşmek bir kül tablasını yalamak gibi bir şeydir.

Kissing a person who smokes is like licking an ashtray. - Sigara içen bir kişiyi öpmek kül tablası yalamak gibidir.

tabla
tray
kül tablası
extinguisher
oyun tablası
(Bilgisayar) game pad
oyun tablası
(Bilgisayar) gamepad
tabla
(Mimarlık) slab
tabla
circular tray
tabla
flange
tabla
base
ayaklı kül tablası
footed ashtray
dağıtıcı tablası
cam plate
delgi tablası
drilling table
diod tablası
diod housing
diod tablası
diode bridge
distribütör tablası
cam plate
diyot tablası
(Otomotiv) diode housing
dizgi tablası
galley
doygun su tablası
groundwater table
filitre tablası
base of filter
fren tablası
(Otomotiv) brake anchor plate
frize tablası
(Tekstil) curling table
giden evrak tablası
out-tray
lütfen bir kül tablası getirin
Please bring me an ashtray
manuel harç yayılma tablası
(İnşaat) manual mortar flow table
matkap tablası
drilling table
mercek tablası
lens turret
ocak tablası
hearth plate
sigara tablası
ashtray
tabla
pan (of a balance)
tabla
table
tabla
circular tray (usually made of wood)
tabla
disc, disclike object
tabla
circular tray; ashtray; flat surface
tabla
top of a table or desk
tabla
panel (of a door)
tabla
flat surface at the top or bottom of an object: çivi tablası head of a nail
tabla
metal pan or tray (set under a stove or brazier)
tabla
tablet
temiz bir kül tablası alabilir miyim
Could I have a clean ashtray
tesviye tablası
dressing plate
yağ filtresi tablası
oil filter base
yeraltı su tablası
groundwater table
çadır tablası flat wooden disk
at the top of a tent pole
çiçek tablası
receptacle
çiçek tablası
thalamus
çiçek tablası
floral receptacle
الإنجليزية - الإنجليزية

تعريف tablası في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.

tabla
A pair of tuned hand drums; used in various musical genres of the Indian subcontinent
tabla
a pair of small hand drums used especially in Indian classical music. Pair of small drums, the principal percussion in Hindustani music of northern India. The higher-pitched daya, played with the right hand, is a roughly cylindrical one-skinned drum, usually wooden, normally tuned to the raga's tonic. The baya, played with the left hand, is a deep kettledrum usually of copper; its pitch varies with pressure from the heel of the player's hand. A disk of black tuning paste on the membrane of each drum gives it harmonic overtones
tabla
A set of two small tuned drums used in North Indian music The left hand plays the larger of the two drums, the "Bayan", which has a lower pitch After striking the drum with the tips of the fingers, the note is "bent" up by pressing down with the heel of the hand, tightening the drum head The right hand plays elaborate patterns on the smaller drum, the "Tabla," which has a higher, fixed pitch
tabla
Tabla are a pair of drums used in North Indian music The sitting player strikes the conical right-hand drum and the kettle shaped left-hand drum with his fingers
tabla
Pair of tuned hand drums used as the primary percussion instrument of modern Hindustani music of North India
tabla
{i} percussion instrument composed of small hand drums fixed together (used in India for playing music)
tabla
A pair of hand drums used in Indian music, that are tuned to the main tones of the Raga (scale) A virtuoso performer can draw a seemingly limitless variety of timbre and pitch from the tabla
التركية - التركية

تعريف tablası في التركية التركية القاموس.

kül tablası
Sigara külünün, içine dökülüp biriktirildiği cam veya metal kap
sigara tablası
Sigara külü silkelenen ve sigara söndürülen kap, küllük
tabla
(Osmanlı Dönemi) içinde ufak tefek şeyler satmak için elde veya başta taşınan tepsiye benzeyen kap
tabla
Sigara külü silkelenen, sigara söndürülen cam, metal vb.den kap
tabla
Satıcı vb. nin kullandığı tahtadan tepsi
tabla
üzerinde yufka açılan tahta
tabla
Makaraların yüzlerini oluşturan dış bölümleri
tabla
Bir tablanın aldığı miktarda olan
tabla
Bir şeyin düz ve geniş bölümü
tabla
Yer sofrası
tabla
Soba, mangal gibi şeylerin altına konulan metalden veya tahtadan yapılan tepsiye benzer altlık
tabla
Ağaçtan veya ağaç ürünlerinden hazırlanmış, büyük yüzeyli düzgün parça
tabla
Satıcı vb.nin kullandığı tahtadan tepsi: "Bir hurmacının tablasında üstlerine vuran güneş ışığıyla parıldayan hurmalara imrenmiş."- A. Ş. Hisar
tabla
Sigara külü silkelenen, sigara söndürülen cam, metal vb.nden kap: "Tablada ruj izli sigara artıkları var."- R. H. Karay
الإنجليزية - التركية

تعريف tablası في الإنجليزية التركية القاموس.

tabla
platform
tablası
المفضلات