And that's a welcoming sentence, so to speak. - Tabiri câizse bu konuksever bir cümle.
And that's a welcoming sentence, so to speak.
Tabiri câizse bu konuksever bir cümle.
You are, so to speak, a fish out of water. - Tabiri caizse, sudan çıkmış balık gibisin.
You are, so to speak, a fish out of water.
Tabiri caizse, sudan çıkmış balık gibisin.