Senin kazaklarından birini ödünç alabilir miyim?
- Can I borrow one of your sweaters?
Muhteşem kazaklar, Fransız koyunlarının yününden yapılmış.
- Magnificent sweaters are made from the wool of French sheep.
O, ona bir süveter aldı.
- She bought him a sweater.
Tom kırmızı bir süveter giyiyor.
- Tom is wearing a red sweater.
O koyu renkli bir kazak giymişti.
- He wore a dark sweater.
Üşüdüğümden dolayı bir kazak giyiyorum.
- I'm wearing a sweater because I'm cold.