الإنجليزية - التركية
تعريف sudden, hasty, broken, rough, unconnected في الإنجليزية التركية القاموس.
- abrupt
- {s} ani
Ani hareket yapmayın.
-Don't make abrupt moves.
Bill'in ani tavrı onun yanlış anlaşılmasına neden oluyor.
-Bill's abrupt manner causes him to be misunderstood.
- abrupt
- çok dik
- abrupt
- ansız
- abrupt
- apansız
- abrupt
- kısa ve ters
- abrupt
- dik
- abrupt
- terbiyesiz
- abrupt
- beklenmedik
Beklenmedik soru karşısında kafası karışmıştı.
-He was confused by the abrupt question.
- abrupt
- kaba
- abrupt
- {s} tutarsız
- abrupt
- {s} sarp
- abrupt
- pürüzlü
- abrupt
- sertlik
- abrupt
- kaba/ani
- abrupt
- (Biyoloji) aniden
O aniden sözümüzü kesti.
-He interrupted us abruptly.
Hikaye aniden sona erdi.
-The story concluded abruptly.
- abrupt
- acele ile olan
- abrupt
- çok dik abruptly birdenbire
- abrupt
- terslik
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف sudden, hasty, broken, rough, unconnected في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- {n} abrupt
sudden, hasty, broken, rough, unconnected
الواصلة
sudden, hasty, broken, rough, un·con·nec·tedالنطق
Resimler
المفضلات