O, babasının işini başarmak zorundadır.
- He must succeed to his father's business.
Hayatta herkesin isteği başarılı olmaktır.
- It is everyone's wish to succeed in life.
O başarılı olmak istedi.
- He wanted to succeed.
Tom başarmak için bir şansı olduğunu düşünmüyordu fakat o hiç olmazsa bir fırsat vermek istedi.
- Tom didn't think he had a chance to succeed, but he at least wanted to give it a shot.
O, babasının işini başarmak zorundadır.
- He must succeed to his father's business.
Onun yardımı olmasa, başaramam.
- If it were not for her help, I would not succeed.
Şüphesiz o, sınavda başarılı olacak.
- He will without doubt succeed in the exam.
Autumn succeeds summer.