Hayatta herkesin isteği başarılı olmaktır.
- It is everyone's wish to succeed in life.
Başarılı olmak istiyorsanız zamanınızı iyi kullanın.
- If you want to succeed, use your time well.
O, babasının işini başarmak zorundadır.
- He must succeed to his father's business.
Başarmak için sıkı çalıştım.
- I worked hard to succeed.
Onun yardımı olmasa, başaramam.
- If it were not for her help, I would not succeed.
Başarmak için sıkı çalıştım.
- I worked hard to succeed.
O, babasının işini başarmak zorundadır.
- He must succeed to his father's business.
Sonunda başaracaksın.
- You will succeed in the end.
Şüphesiz o, sınavda başarılı olacak.
- He will without doubt succeed in the exam.
Ben onun tavsiyesi sayesinde başarılı oldum.
- It was thanks to his advice that I succeeded.
O, oğlunun başarılı olduğunu öğrendiği için çok mutlu oldu.
- He was overjoyed to find out that his son had succeeded.
Peter doktor olmayı başarmadan önce birçok zorluğun üstesinden geldi.
- Peter overcame a lot of difficulties before succeeding as a doctor.
Onun planının başarısı hakkında ciddi şüphelerim var.
- I have serious doubts about their plan succeeding.
Beni korkutmaya çalışıyorsan başarıyorsun.
- If you're trying to scare me, you're succeeding.
Onun planının başarısı hakkında ciddi şüphelerim var.
- I have serious doubts about their plan succeeding.
Autumn succeeds summer.
He's having trouble completing the Sudoku, but he'll get there eventually.
... people have the skills they need to succeed and the best schools in the world. We're far ...
... Because if they succeed, I believe the country succeeds. ...