Bu fabrika parçalardan bitmiş ürünlere kadar ölçünlenmiş entegre üretim sistemi kullanmaktadır.
- This factory uses an integrated manufacturing system standardized from parts on through to finished products.
Ben okula vardığımda yarış zaten bitmişti.
- When I got to school, the race had already finished.
Çalışmanın Tom'a ait bölümü tamamlanmış değil.
- Tom's part of the work isn't finished.
Tom dondurucudaki dondurmayı tamamen bitirdi.
- Tom finished off the ice cream that was in the freezer.
Ben yemeği tamamen bitirmedim.
- I haven't quite finished eating.
Araştırma tamamlandı mı?
- The research is finished?
Programa göre proje tamamlandı.
- They finished the project on schedule.
Ev ödevi bitirildikten sonra, Tom yatmaya gitti.
- His homework having been finished, Tom went to bed.
İşin dörtte üçü bitirildi.
- Three-quarters of the work was finished.
Resim onun tarafından zaten bitirilmişti.
- The picture has already been finished by him.
Onlar seksen millik yolculuğu tamamladılar.
- They finished eighty miles' journey.
Ben yemeği tamamen bitirmedim.
- I haven't quite finished eating.
Ann raporunu yazmayı az önce bitirdi.
- Ann has just finished writing her report.
İşimi bitirdikten sonra bürodan ayrıldım.
- Having finished my work, I left the office.
Hazırlanmayı henüz bitirdin mi?
- Have you finished packing yet?
Neredeyse hazır mısın?
- Are you almost finished?
He finished the cabinet with two more layers of polyurethane.