status: involved

listen to the pronunciation of status: involved
الإنجليزية - التركية

تعريف status: involved في الإنجليزية التركية القاموس.

involve
içermek
involve
içine almak
involve
kapsamak
involve
{f} gerektirmek, istemek: Expertise involves practice. Ustalık pratik ister
involve
{f} yol açmak
involve
(Mukavele) icap ettirmek, bağlamak; ilgili olmak
involve
{f} bulaştırmak
involve
be involved in iie alakası olmak
involve
dahil olmak

Buna dahil olmak istemiyorum. - I don't want to get involved in this.

Tom dahil olmaktan korkuyor. - Tom is afraid to get involved.

involve
(in/with ile) karıştırmak
involve
sokmak
involve
gerektirmek
involve
içer

Ben hızlı okuma kursu aldım ve yirmi dakika içinde Savaş ve Barışı okudum. Bu Rusya'yı içeriyor. - I took a speed-reading course and read War and Peace in twenty minutes. It involves Russia.

Ebeveynlik totaliterliği içerir. - Parenthood involves totalitarianism.

involve
karışmı

O cinayet davasına karışmış gibi görünüyor. - She seems to be involved in that murder case.

Tom karışmış olabilir mi? - Could Tom be involved?

involve
karıştılrmak
involve
{f} karıştırmak

Üzgünüm, Tom, seni karıştırmak istemedim. - Sorry, Tom, I didn't want to get you involved.

Tom'u karıştırmak istemiyordum. - I didn't want to involve Tom.

involve
sokmak duçar etmek
الإنجليزية - الإنجليزية
involve
status: involved
المفضلات