Biz erken bir başlangıç yaptık.
- We got an early start.
Sürücüler başlangıç çizgisindeler ve gitmek için çok istekliler.
- The drivers are at the starting line and raring to go!
Yakında sınıfı başlatmak için çalışacağız.
- We'll attempt to start the class soon.
Tom kesinlikle bir döğüşü başlatmak istiyor gibi görünüyor.
- Tom certainly looks like he wants to start a fight.
Ne yaparsan yap,doğru adımla başlamak kaçınılmazdır.
- Whatever you're doing, starting off on the right foot is essential.
Derhal başlamak zorunda kalacaksın.
- You'll have to start at once.
Ne yaparsan yap,doğru adımla başlamak kaçınılmazdır.
- Whatever you're doing, starting off on the right foot is essential.
Tom yemeği masaya koydu ve herkese yemeye başlamasını söyledi.
- Tom put the food on the table and told everyone to start eating.
Ne zaman yola çıkmak için hazırlanmaya başlayacaksın?
- When will you start getting ready to leave?
Fransızca öğrenmeye başlamak istiyorum. Çalışmak için bana biraz malzeme tavsiye edebilir misin?
- I want to start learning French. Can you recommend me any materials to study with?
Geçen yıl bu şirket için çalışmaya başladım.
- I started working for this company last year.
Tom Mary ile çalışmaya başladığından beri üç yıl oldu.
- It's been three years since Tom started working for Mary.
Onlar kalkış sinyalini bekliyorlardı.
- They were waiting for the signal to start.
Benim başından beri büyük bir şehirde yaşamaya hiç niyetim yoktu.
- I had no intention of living in a large city from the start.
Tom otuzların başında kel olmaya başladı.
- Tom started going bald in his early thirties.
Haydi partiyi başlatalım.
- Let's start the party.
Toplantıyı şimdi başlatalım mı?
- Shall we start the meeting now?
Çocuklar kanapenin üstünde yukarı aşağı sıçramaya başladı.
- The children started bouncing up and down on the couch.
Tom yatağın üstünde yukarı aşağı sıçramaya başladı.
- Tom started bouncing up and down on the bed.
Bir avans almak istiyorum.
- I'd like to get a head start.
Arabamı çalıştırmak için atlamam gerekiyor.
- I need to jump start my car.
2008'de işe başladığımızda, çalıştırmak istediğimiz insanların bir listesini yazdık sonra dışarıya çıktık ve onları işe aldık.
- When we started out in 2008, we wrote down a list of people that we wanted to hire, then went out and hired them.
Tom beni daha avantajlı başlattı.
- Tom gave me a head start.
Yarın sabah Osaka'ya hareket ediyoruz.
- We start for Osaka tomorrow morning.
İstasyona varmadan önce tren hareket etti.
- The train started before we got to the station.
Tom yerleşmek ve bir aile kurmak için hazır.
- Tom is ready to settle down and start a family.
Onunla bir aile kurmak istedim.
- She wanted to start a family with him.
Tom bugün bir kavga başlatmak için buraya geldi.
- Tom came here today looking to start a fight.
Tom'la bir döğüş başlatmak çok iyi bir fikir değildi.
- Starting a fight with Tom wasn't such a good idea.
Geçen yıl bu şirket için çalışmaya başladım.
- I started working for this company last year.
Tom otuzuna kadar Fransızca çalışmaya başlamadı.
- Tom didn't start to study French until he was thirty.
Ne zaman yola çıkmak için hazırlanmaya başlayacaksın?
- When will you start getting ready to leave?
Seni ürkütmek istemedim.
- I didn't mean to startle you.
Biz altıda orada olacaksak, şimdi hareket etmek zorundayız.
- If we are to be there at six, we will have to start now.
Otobüs hareket etmek üzere idi.
- The bus was about to start.
İlk dönem nisanda başlar.
- The first term starts in April.
Oyuna ilk kez başlarken oyunu yapılandırma seçeneklerini ayarlayabilirsiniz.
- You can adjust game configuration options when starting the game for the first time.
Doğum, yaşam macerası için başlama noktasıdır.
- Birth is the starting point for life's adventures.
Kendi işine başlamayı ciddi şekilde düşünüyor musun?
- Are you seriously thinking about starting your own business?
Maziye sünger çekip yeniden başlamak için işimi bıraktım ve taşındım.
- I quit my job and moved so I could start off with a clean slate.
Güne başlamak için güzel bir fincan kahveden daha iyi bir şey yoktur.
- There's nothing better than a good cup of coffee to start off the day.
When do the schools start back? - Okullar ne zaman açılıyor?.
I stopped breastfeeding, Now I want to start back - Bebeğimi emzirmeyi bıraktım. Şimdi tekrar başlamak istiyorum.
Aynı sayfada başlayalım.
- Let's start off on the same page.
Güne başlamak için güzel bir fincan kahveden daha iyi bir şey yoktur.
- There's nothing better than a good cup of coffee to start off the day.
Tom bilgisayarını başlatamıyor.
- Tom can't get his computer to start up.
Yeniden başlamak zorundayız.
- We have to start over again.
Yeniden başlamak için çok yaşlıyım.
- I'm too old to start over.
Birkaç dakika içinde başlamak için hazır olacağız.
- We'll be ready to start in a few minutes.
Bu başlangıç noktası.
- This is the starting point.
Tüm başarıların başlangıç noktası arzudur.
- The starting point of all achievement is desire.
Gelecek Pazartesi okul başlar.
- School starts next Monday.
Avrupa Balık Haftası, 4 Haziran'da başlar.
- European Fish Week starts on June 4th.
O söylentiyi kimin başlattığını merak ediyorum.
- I wonder who started that rumor.
Tom kavgayı başlatan kişiydi.
- Tom was the one who started the fight.
O, yeni proje üzerinde çalışmaya başlamada hiç zaman kaybetmedi.
- She lost no time in starting to work on new project.
İstasyona vardığımda tren tam hareket etmek üzereydi.
- The train was just on the point of starting when I got to the station.
we could, with the greatest ease as well as clearness, see all objects (ourselves unseen) only by applying our eyes close to the crevice, where the moulding of a panel had warped or started a little on the other side.
The movie was entertaining from start to finish.
I started from my sleep with horror.
Jones has been a substitute before, but made his first start for the team last Sunday.
The rain started at 9:00.
He woke with a start.
To avoid starting off on the wrong foot with your boss, make sure you understand what she expects you to do.
I forgot to save my work, and I had to start over.
They started up playing.
The engine started up right away.
He 'started up when he heard the scream.
Give me some advice. I don't want to start off on the wrong foot. Tim stepped off on the wrong foot in his new job.
After the past disputes between the two countries, both sides decided to make a fresh start by agreeing to trade with each other again.
His father's money gave him a head start in life.
JACKRABBIT START ... The sudden acceleration of a motor vehicle from a standing stop. ... The analogy is to a jackrabbit (q.v.) leaping suddenly from cover and bounding quickly away when disturbed by a dog or a hunter.
I left my headlights on all night. Could you give me a jump-start?.
The motorcycle requires a kick start.
To kick start your learning, let's summarize the basics.
... they tried to sell at a large coke and from the start I think our actual ...
... about: Momentum, mobile, and more. Let's start with momentum. And I'll ask you ...