Müthiş bir fikrim var.
- I have a splendid idea.
Tom'un müthiş bir fikri vardı.
- Tom had a splendid idea.
Muhteşem bir iş yaptın.
- You did a splendid job.
Bu muhteşem bir fikir.
- That's a splendid idea.
Tiyatronun yeni yapısı çok görkemli görünüyor.
- The new edifice of the theatre looks very splendid.
Bu futbol maçı enerji dolu ve görkemli yarışmadır.
- This soccer match is full of energetic and splendid competition.
Tom harika bir iş yaptı.
- Tom did a splendid job.
Soğuk ve kuru, parlak güneş, ne güzel kış havası!
- Cold and dry, splendid sunshine, what beautiful winter weather!