Büyükanne gözlüklerini kaldırdı.
- Grandmother lifted her spectacles.
Hemen hemen tüm ofis çalışanlarının üçte biri gözlük takıyor.
- Almost one-third of all office workers wear spectacles.
Siyah gözlükler kör meslektaşımın gözlerini örter.
- Black eyeglasses cover the eyes of my blind colleague.
Günümüzde sevginin gözlükleriyle görüyorum.
- I see through the eyeglasses of love nowadays.