sorgulamadan

listen to the pronunciation of sorgulamadan
التركية - الإنجليزية
without questioning
sorgula
{f} question

The police questioned him closely. - Polisler onu yakından sorguladı.

The police can't question Tom until his lawyer gets here. - Polis, avukatı gelene kadar Tom'u sorgulayamaz.

sorgula
(Bilgisayar) submit query
sorgula
interrogate

I don't like being interrogated. - Sorgulanmayı sevmiyorum.

The police interrogated Tom for three hours. - Polis, Tom'u üç saat boyunca sorguladı.

sorgula
{f} query
sorgula
{f} questioned

Some board members questioned his ability to run the corporation. - Bazı yönetim kurulu üyeleri onun şirketi işletme yeteneğini sorguladı.

Some people questioned his honesty. - Bazı insanlar onun dürüstlüğünü sorguladı.

sorgula
{f} questioning

The police detained several suspects for questioning. - Polis sorgulama için birçok şüpheliyi göz altına aldı.

Such questioning is routine police business. - Böylesine sorgulama rutin polis işidir.

sorgula
{f} cross question
sorgula
{f} quiz
sorgulamadan
المفضلات