Sana bir ön izleme vereyim.
- Let me give you a preview.
Bize gala öncesi özel gösterim verir misiniz?
- Can you give us a preview?
Dün gece özel bir ön gösterim vardı.
- There was a special sneak preview last night.
Bize gala öncesi özel gösterim verir misiniz?
- Can you give us a preview?