Görüşüme göre teleskobu ayarladım.
- I adjusted the telescope to my vision.
Görüşünü kontrol edeceğim.
- I'll check your vision.
Kuşların keskin bir görme gücü vardır.
- Birds have sharp vision.
Chaplin hayalperestti.
- Chaplin was visionary.
He tried drinking from the pool of water, but realized it was only a vision.